iş kazası

sigortalının işyerinde meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen engelli hale getiren olaylardır. işyeri kavramı burada geniş yorumlanmaktadır. bir yerden bir yere iş amacıyla gönderilen kişinin hayatın olağan akışı çerçevesinde meydana gelen olaylar da iş kazası sayılmaktadır. işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş geliş sırasındaki kazalar da keza bu kapsamdadır. sgk iş kazasının yol açtığı zararı sigortalıya öder ve eğer iş verenin kusuru varsa ödediği kısmı ona rücu eder. en önemlisi ise, kuruma bildirimi yapılmamış kişiler yani kaçak çalıştırılanlar sigortalı olmasalar da kazaları iş kazasıdır. bu olasılıkla iş verenin bu kazadaki kusuru ne olursa olsun kurum yaptığı tüm masrafları talep eder. işverenin kusur sorumluluğu burada kusursuz sorumluluğa dönüşür.

kim ne derse desin... bunların çoğu işçilerin boş vermişliği ve bilinçsizliği yüzünden meydana geliyor. iş güvenliği ile alakalı yasalara durmadan güncelleme getirmek yerine önce işçilere sektör gözetmeksizin sıkı bir eğitim verilmeli hatta ve hatta sonrasında ciddi de bir sınav şartı konulmalı. adama baret tak diyorsun, bön bön suratına bakıyor ayakkabını değiştir diyorsun, aabi böyle daha rahat diyor kemerini tak diyorsun, rahat hareket edemiyorum, elime koluma dolanıyor diyor... çocuk değil ki bu insanlar her sabah tembihleyesin. (bkz: eğitim şart)

3 saat önce falan yaşandı, çalışırken benim elimin üstünde çarpma kaynaklı ufak bir deri kalkması ve kanama oldu. Yanımda yaşça büyük ama tecrübesiz bir abi vardı. “ Gel sen ben devam edeyim” ısrarlarına dayanamayarak işi ona bıraktım ve izlemeye başladım. 10 saniye falan sürmüştür, parmağını kırdı. Kendisine bir de burdan geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum

Çalıştığım iş yerinde gece başıma gelen, yüksekten sırt üstü düşerek kolumu ve belimi incittiğim olay için iş kazası tutanağı tutuldu. Resmen ölüm fısıldadı.